Maliye Bakanı Christian Lindner, Almanya'nın koalisyon hükümetinin ülkenin karşı karşıya olduğu mevcut ekonomik zorlukları işbirliği içinde ele alma ihtiyacını vurguladı. Sosyal Demokratlar (SPD), Hür Demokratlar (FDP) ve Yeşiller'den oluşan koalisyon, üst üste ikinci yıl daralma riski taşıyan Alman ekonomisini canlandırmaya çalışıyor.
FDP’nin lideri Lindner, Salı günü Alman ekonomisindeki yapısal zorlukları tartışmak üzere bir iş toplantısı düzenledi. Bu toplantı, Şansölye Olaf Scholz’un çağrısıyla düzenlenen bir sanayi zirvesiyle aynı zamana denk geldi. Lindner, bir sosyal medya platformunda ekonomi politikası tartışmasının artık öncelikli konu haline geldiğini ve “Kaybedecek zamanımız yok” dediğini belirtti.
Toplantı sırasında Lindner, şirket temsilcileriyle bir araya geldi ve önerilerinin ekonomik reform amacıyla daha geniş bir danışma sürecine dahil edileceğini doğruladı.
İş dünyası dernekleri, 2035 yılına kadar uzanan kapsamlı bir hükümet stratejisinin aciliyetini dile getirdi. Zanaat derneği ZDH’nin başkanı Joerg Dittrich, sadece açıklamalar yapmak yerine gerçek politika uygulamasının önemini vurguladı. Aşırı bürokrasi, enerji politikası, yüksek ücret dışı işgücü maliyetleri ve nitelikli işgücüne olan önemli ihtiyaç gibi kritik konulara dikkat çekti.
Aile girişimcilerini temsil eden Reinhold von Eben-Worlee, yüksek vergiler, sosyal güvenlik katkıları ve bürokrasinin yükünü vurgulayarak, bunları Almanya’nın ekonomik maratonunu engelleyen “ağır bir sırt çantası”na benzetti. Serbest meslekler derneği BFB’nin başkanı Stephan Hofmeister, hızlı politika değişiklikleri ve yatırımlar çağrısında bulunarak, federal hükümet genelinde istikrar ve koordinasyon ihtiyacını vurguladı.
İşverenler derneği başkanı Rainer Dulger, Almanya’nın bir iş yeri olarak rekabet gücünün artırılmasına yeniden odaklanılması çağrısında bulundu. Hükümetin büyüme paketinin parlamentonun her iki kanadı tarafından hızla geçirilmesini savunarak, “Almanya bunu yapabilir” ifadesiyle güvenini dile getirdi.
Koalisyon hükümetinin bu ekonomik sorunlara yaklaşımı, ülkenin mevcut ekonomik durgunluğun üstesinden gelme ve uzun vadeli istikrar ve büyümeyi sağlama yeteneğini belirlemede çok önemli olacaktır.