Almanya’nın lokomotif sektörlerinden otomotiv sanayi, küresel belirsizliklerin ve talep daralmasının etkisiyle toparlanmakta zorlanıyor.
Anket sonuçlarına göre, şirketlerin mevcut iş koşullarına ilişkin değerlendirmesi de bozuldu. Mevcut durum endeksi 1,3 puan azalarak -36,4 puana düştü.
Gelecek aylara yönelik beklenti endeksi ise bir miktar toparlanarak -27,8 puanda kaldı. Ancak bu seviyeler, sektörde hala ciddi bir karamsarlığın hâkim olduğunu gösteriyor.
Ifo uzmanlarından Anita Wölfl’e göre, küresel ticaretteki belirsizlikler ve zorlu satış koşulları sektör üzerinde baskı kurmayı sürdürüyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın nisan ayında ithal otomobillere uygulamaya koyduğu %25 ek gümrük vergisinin ardından, Avrupa’ya yönelik cezai tarifeler açıklaması da belirsizliği artırdı. Trump’ın sert dış ticaret adımları, Alman ekonomisinin en büyük alıcısı olan ABD pazarını daha da riskli hale getiriyor.
Öte yandan, Alman otomotiv devleri yüksek maliyetli dönüşüm süreçleri ve elektrikli araçlara geçişin finansal yüküyle mücadele ediyor. Çinli üreticilerin agresif rekabeti ve zayıflayan Avrupa talebi, firmaları maliyet kesintilerine ve yapısal değişime zorluyor.
Almanya’nın genel ekonomik görünümü de otomotiv sektöründeki krizle paralel ilerliyor. 2024 yılında ülke ekonomisi %0,2 küçüldü. Bu, Almanya’nın arka arkaya ikinci kez ekonomik daralma yaşadığı anlamına geliyor.
Hükümet, nisan ayında yaptığı revizyonla büyüme beklentisini sıfıra çekerken, Ekonomi Bilirkişi Kurulu da 2025 öngörüsünü %0,4’ten sıfıra indirdi. Eğer bu beklentiler gerçekleşirse, Almanya üst üste üç yıl ekonomik büyüme gösterememiş olacak.
