AB, ticareti ve refahı artıracak

HABER MERKEZİ – Avrupa Birliği (AB), euroya geçişin 21’inci yılında ortak para biriminin kullanımını artırma çalışmalarını hızlandırıyor. Fransa ve Almanya’nın önderliğinde, 11 Avrupa Birliği (AB) ülkesi, tek para birimi euronun 1 Ocak 1999’da kaydi olarak yürürlüğe girmesine karar vermiş, euro, 2002 yılında ise banknot ve bozuk para olarak piyasaya sürülmüştü. Euroyu, Almanya, Avusturya, Belçika, Estonya,

PANORAMA - NEWS 05 Ocak 2020 EKONOMİ

HABER MERKEZİ – Avrupa Birliği (AB), euroya geçişin 21’inci yılında ortak para biriminin kullanımını artırma çalışmalarını hızlandırıyor.

Fransa ve Almanya’nın önderliğinde, 11 Avrupa Birliği (AB) ülkesi, tek para birimi euronun 1 Ocak 1999’da kaydi olarak yürürlüğe girmesine karar vermiş, euro, 2002 yılında ise banknot ve bozuk para olarak piyasaya sürülmüştü.

Euroyu, Almanya, Avusturya, Belçika, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İrlanda, İspanya, İtalya, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Portekiz, Slovakya, Slovenya ve Yunanistan olmak üzere 19 AB üyesi ülke kullanıyor.

Para politikası ECB tarafından yürütülüyor

Euro Bölgesi olarak adlandırılan bu ülkelerin para politikası, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve üye ülkelerin merkez bankalarından oluşan Euro Sistemi tarafından yürütülüyor.

Tüzel kişiliğe sahip bağımsız bir AB organı olan ECB, birliğin kritik kurumları arasında yer alıyor.

Frankfurt merkezli ECB’nin görevi, para birimi olarak euroyu kullanan AB üyesi ülkelerden oluşan Euro Bölgesi’nde fiyat istikrarını sağlamak olarak tanımlanıyor.

Doların ardından dünyanın en fazla kullanılan ikinci rezerv para birimi konumunda bulunan euroyu Avrupa’da yaklaşık 340 milyon kişi kullanıyor.

Euro, “Avrupa Para Birimi”, “ekü” ve “euro” olarak adlandırılıyor.

Dünyadaki rezervlerin yüzde 20’si euro

Halihazırda, küresel finansal işlemlerinin yaklaşık yüzde 39’u euro ile yapılırken, dünyadaki rezervlerin de yaklaşık yüzde 20’si euro olarak tutuluyor.

Euro, kurlardaki dalgalanmaların ülkeler arasındaki ticareti olumsuz etkilemesini önlemeyi, ortak pazarda, ortak bir para birimi ile karşılıklı ticareti ve refahı artırmayı, kıtada birlik ve beraberliği güçlendirerek Avrupa’da entegrasyonu geliştirmeyi hedefliyor.

Sıradan bir Avrupalı, AB’de ekonomik entegrasyonu en somut biçimde euro ile gözlemliyor.

AB, euroyu güçlendirmeye çalışıyor

Küresel ticarete doların tahakküm etmesinden rahatsızlık duyan AB, son yıllarda euronun uluslararası rolünü güçlendirmek için çalışmalara hız vermiş durumda.

AB, doların küresel çapta daha baskın olmasını, yüksek likidite, düşük işlem maliyetleri, emtia fiyatlarının dolar cinsinden belirlenmesi ve türev piyasalarında bir kriter olarak kullanılması gibi nedenlere bağlıyor.

AB Komisyonu, ekonomik büyüme, yatırımlar ve istihdamın artırılması için euronun güçlü ve istikrarlı bir para birimi olmasına büyük önem veriyor.

AB, yıllık yüzlerce milyar dolarlık enerji ithalatından uçak alımlarına kadar çeşitli ticari işlemlerin dolar yerine euro ile gerçekleşmesi için çalışmalar yapıyor ve üye ülkelere de ticari işlemlerini euro üzerinden yürütmeleri için çağrıda bulunuyor.

Euro para biriminin daha yaygın hale gelmesi için birlik ülkelerinin, öncelikle ekonomi ve para politikalarını daha uyumlu hale getirmeleri gerektiği değerlendiriliyor.

Yeni komisyonun önceliği

Bu çerçevede, AB Komisyon Başkanlığı görevini 1 Aralık’ta Jean-Claude Juncker’den devralan Urusula von der Leyen de döneminde öncelik verilecek başlıklar arasında euroya büyük önem veriyor.

Von der Leyen, döneminin önceliklerini sıralayan siyasi çerçevesinde, küresel ticarette tansiyonun yükseldiğine ve büyümenin yavaşladığına dikkati çekerek, bu durumda Avrupa’nın daha cazip bir yatırım ortamı sağlaması gerektiğini açıklamıştı.

ÖNE ÇIKANLAR