Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ABD Başkanı Donald Trump ile Oval Ofis’te yaptığı görüşmenin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Macron, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in savaşla kazanabileceğine inandığı sürece barışa yanaşmadığını söyledi. Macron, Trump’a hitaben Oval Ofis’te dile getirdiği sözleri aktararak, “Trump, Putin’le konuşurken o sırada Ukrayna bombalanıyordu. Bu bile öncelikle katliamların durması, bir ateşkesin sağlanması gerektiğini gösteriyor” dedi.
Fransa Cumhurbaşkanı, Rusya’nın bugün hâlâ savaşı yoğunlaştırarak sürdürdüğünü ve Ukraynalı sivilleri hedef aldığını belirterek, “Rusya’nın samimi bir şekilde barış istediğine dair hiçbir işaret yok. Son on beş yılda edindiğimiz deneyim de bunu kanıtlıyor. Putin, savaşla kazanabileceğini düşündüğü sürece barış için masaya oturmuyor” ifadelerini kullandı.
Macron, Putin’in nihai amacının Ukrayna topraklarını mümkün olduğunca geniş ölçekte ele geçirmek, ülkeyi zayıflatmak ve kendi başına ayakta duramayacak bir Ukrayna yaratmak olduğunu savundu:
“Putin’in hedefi çok açık: Ukrayna’nın yaşayabilir bir devlet olmasını engellemek ya da onu Rusya’ya bağımlı hale getirmek.”
Öte yandan Macron, ABD Başkanı, Avrupa’daki liderler ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin barış istediğini vurgulayarak, “Benim en büyük şüphem Rusya’nın barışı istemesiyle ilgili. Çünkü Putin, savaş yoluyla kazanabileceğini düşündüğü sürece bu savaşı sürdürecektir” dedi.
Macron, Avrupa’nın temel amacının Ukrayna’nın mümkün olan en az toprak kaybıyla barışa ulaşmasını sağlamak olduğunu kaydetti. Bu bağlamda Ukrayna’nın gelecekte özgür iradesiyle Avrupa’yı seçebilecek durumda olması gerektiğini belirten Macron, “Bizim amacımız, uluslararası hukuka ve Ukrayna’nın egemenliğine saygı duyulmasını sağlamak. Aynı zamanda Ukrayna’yı yeni saldırılara karşı korumak ve Avrupa’nın güvenliğini garanti altına almak istiyoruz. İşte Ukrayna için bugün ve yarın gerekli olan, bizim de ihtiyaç duyduğumuz güvenlik garantileri bunlardır” ifadelerini kullandı.
Macron’un sözleri, diğer Batılı liderlerin açıklamalarıyla da örtüşüyor. ABD Başkanı Donald Trump, hafta başında yaptığı açıklamada, “barışın mümkün olan en kısa sürede sağlanması için Ukrayna, ABD ve Rusya liderlerinin üçlü bir zirvede bir araya gelmesi” çağrısında bulunmuştu.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz ise Berlin’de yaptığı konuşmada, “Rusya’nın saldırganlığına karşı Ukrayna’ya verilen desteğin kararlılıkla süreceğini” vurguladı. İngiltere Başbakanı Keir Starmer da, “Bu savaş sadece Ukrayna’nın değil, Avrupa’nın güvenliğiyle ilgilidir” diyerek, Batı ittifakının birlik içinde hareket etmesi gerektiğini belirtti.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de, “Rusya, sivillere yönelik saldırılarını artırarak uluslararası hukuku çiğniyor. Avrupa Birliği, Ukrayna’nın yanında olmaya devam edecek” açıklamasında bulundu.
BM ve NATO yetkilileri, savaşın üçüncü yılına girerken diplomatik çabaların önemine dikkat çekiyor. Ancak Macron’un da ifade ettiği gibi, Batılı başkentlerde Putin’in samimi biçimde barış masasına oturacağına dair ciddi şüpheler var.
Macron, açıklamasının sonunda, “Bizim görevimiz barışı mümkün olan en kısa sürede tesis etmek, Ukrayna’nın özgürlüğünü ve Avrupa’nın güvenliğini korumaktır” dedi.
