İngiltere, Kanada, Avustralya ve Portekiz’in 21 Eylül 2025’te Filistin’i tanıma kararı alması, uluslararası diplomaside tarihi bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Bu adımla birlikte, Filistin’i tanıyan BM üyesi ülke sayısı 150’ye yaklaştı. Böylece Kanada ve İngiltere, Filistin’i tanıyan ilk G7 ülkeleri oldu.
Yeni tanımaların, Pazartesi günü New York’taki BM Genel Kurulu çerçevesinde Fransa ve Suudi Arabistan eş başkanlığında düzenlenecek iki devletli çözüm zirvesi öncesine denk gelmesi dikkat çekiyor. Fransa, Belçika, Lüksemburg ve Malta’nın da aynı yönde adım atması bekleniyor.
Filistin Devleti, 1988’de Cezayir’de sürgündeki Filistin liderliği tarafından ilan edilmişti. İlk tanıyan ülke yine Cezayir olurken, kısa sürede onlarca Arap, Afrika, Asya ve Latin Amerika ülkesi de aynı kararı aldı. 2010–2011 yıllarında ikinci bir dalga yaşanmış, 2023’te başlayan Gazze savaşı sonrası üçüncü dalga başlamıştı.
Bugün Rusya, Çin, Hindistan, tüm Arap dünyası, Latin Amerika’nın büyük çoğunluğu ve Afrika’nın neredeyse tamamı Filistin’i tanıyor. Ancak ABD, İsrail, Japonya, Güney Kore, Avustralya dışındaki Okyanusya ülkelerinin çoğu ve bazı Avrupa devletleri hâlâ tanımıyor. Avrupa kıtasında ise İsveç, Norveç, İspanya, İrlanda, Slovenya, Portekiz ve İngiltere gibi ülkeler tanıyan tarafta, Almanya ve İtalya gibi ülkeler ise karşı cephede bulunuyor.
Uzmanlara göre tanıma, uluslararası hukuk açısından “yarı siyasi, yarı hukuki” bir anlam taşıyor. Aix-Marseille Üniversitesi’nden Prof. Romain Le Boeuf, tanımanın bir devletin varlığını yaratmadığını ancak siyasi dengeleri değiştirdiğini belirtiyor. Hukukçu Philippe Sands ise bunun “sadece sembolik değil, uluslararası hukukta oyun değiştirici bir adım” olduğunu vurguluyor.
