Göçmenler Avrupa seçimlerine daha çok ilgi göstermeli

Biri İstanbul’daki seçim, diğeri de Türkiye liglerindeki şampiyonluk heyecanı. Avrupa’da yaşıyoruz diye memleketin ahvaline tümden bigâne kalacak değiliz. Elbette İstanbul’daki seçim de şampiyonluk yarışları da aklımızda olacak. Ancak memleket işlerine kafa yorduğumuz kadar, yaşadığımız Avrupa’nın gündemine de odaklanmak durumundayız. İşte bu gündemlerden biri de bu hafta start alacak olan Avrupa seçimleri. Avrupa’da yaşadığı ülkelerde siyasete

PANORAMA - NEWS 20 Mayıs 2019 BRÜKSEL ROTASI

Biri İstanbul’daki seçim, diğeri de Türkiye liglerindeki şampiyonluk heyecanı. Avrupa’da yaşıyoruz diye memleketin ahvaline tümden bigâne kalacak değiliz.

Elbette İstanbul’daki seçim de şampiyonluk yarışları da aklımızda olacak. Ancak memleket işlerine kafa yorduğumuz kadar, yaşadığımız Avrupa’nın gündemine de odaklanmak durumundayız. İşte bu gündemlerden biri de bu hafta start alacak olan Avrupa seçimleri.

Avrupa’da yaşadığı ülkelerde siyasete ilgi duyan az sayıdaki göçmen ilk planda yerel veya federal düzeydeki siyasi kurumlarda faaliyet gösteriyor. Yerleşik AB vatandaşlarının bile pek umurunda olmayan Avrupa seçimlerinin göçmenler arasındaki popülaritesi doğal olarak iyice düşük. Ancak AB Parlamentosunu oluşturacak Avrupa seçimleri bu kez oldukça mühim.

Bırakın mültecileri iki üç kuşaktır Avrupa’da yaşayan, tümüyle entegre olmuş insanların varlığını bile hazmedemeyen ırkçı, aşırı sağ ve radikal milliyetçi oluşumlar gözünü Avrupa seçimlerine dikmiş durumda.

Aşırı sağ cenahtaki bu motivasyonun anlaşılır bir nedeni var. Avrupa ülkelerindeki seçmenler 23-26 Mayıs 2019 tarihleri arasında AB Parlamentosunu oluşturacak 751 üyeyi seçmek için sandık başına gidecek.

Bir önceki seçimde seçmenlerin sadece yüzde 43’nün sandık başına gittiğini düşünürseniz, Avrupa seçimlerinin vatandaşların ilgisinden ne derece mahrum olduğunu rahatlıkla görürsünüz.

Ancak vatandaşların bu ilgisizliği ırkçı, aşırı sağ ve popülist siyasal eğilimlerin ekmeğine yağ sürebilecek tehlikeli bir durum. Aşırı sağ güçler bu ilgisizlikten istifade ederek kendi tabanlarını motive etmek suretiyle parlamentoda daha güçlü temsil edilmenin planlarını yapıyor.

İlk yazımda “ırkçı, aşırı sağcı ve popülist siyasal eğilimlerin amacının Avrupa seçimlerinin akabinde yasama organını kontrol altına alıp, güç dengesini değiştirmek” olduğunu söylemiştim. Seçimler öncesinde bu hedefe yönelik kenetlenen aşırı sağ cenah, Avusturya’daki skandal yüzünden ciddi bir yara aldı, ancak Avrupa seçimlerine ilişkin tabanda oluşturulan iş birliği tüm hızıyla sürüyor.

Bu gerçeğin farkında olan siyasi partiler ile diğer siyasal oluşumlar sağduyulu seçmenleri mobilize etmek için bugüne kadar doğrusu ciddi bir gayret gösterdi.

Temennimiz yürütülen bu çalışmaların özellikle genç seçmenleri sandığa çekebilmesi. Çoğulcu, hoşgörülü ve göçmenlerle sorunu olmayan bir Avrupa’nın devamını istiyorsak; şimdi sandık başına giderek demokratik Avrupa’ya gereken desteği vermemiz gerekiyor.

ÖNE ÇIKANLAR