VBununla yetinmeyen Genelkurmay Eski Başkanı kaldırılan askerî mahkemeler bağlamındaki rahatsızlığını dile getirirken “askerî şahıslar askerî mahalde işlediği suçlar da dahil özel yetkili mahkemelerde yargılanacak. Bu bir kere anayasaya aykırı” şeklinde konuşmuş. Buraya kadar iyi de Genelkurmay Eski Başkanı konuya ilişkin yasal düzenlemeleri eleştirirken ‘tüm bu işlerin ardında tamamen Ftö var’ minvalinde laflar edince baltayı taşa
Buraya kadar iyi de Genelkurmay Eski Başkanı konuya ilişkin yasal düzenlemeleri eleştirirken ‘tüm bu işlerin ardında tamamen Ftö var’ minvalinde laflar edince baltayı taşa vurmuş. Vurunca da Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan fena hâlde zılgıt yemiş.
Genelkurmay Eski Başkanı’nın ‘Meclisi toptan itham ettiğini’ söyleyen Cumhurbaşkanı “Meclisin yasama yetkisini, dışardan birilerinin atıp tutmak suretiyle yere çalmaya hakkı yoktur” derken, “daha da önemlisi bu düzenlemeye destek veren tüm milletvekillerinin böyle bir ithama maruz bırakılması yasama dokunulmazlığına ve milli iradenin temsilcilerine yönelik bilinçli bir saldırıdır” diye de eklemiş. Emekli generalin tavrını ‘vesayet döneminin hevesi olan bir yaklaşım’ olarak niteleyen Erdoğan milletvekillerine de ‘parlamentonun hukukunu korumak için süratle hepiniz dava açmalısınız’ çağrısında bulunmuş. Emekli generalin sözlerini ‘Meclisi ve milletvekillerini aşağılayarak darbe ve vesayet zihniyetine hizmet etmek’ olarak algılayan Cumhurbaşkanı son olarak kendisine “Bu, boru göstermeye benzemez. Bu defa parlamento hukuku boruyla sindirilemez” demiş.
Genelkurmay Eski Başkanının bu sözler karşısında takınacağı tavrın doğrusunu isterseniz pek bir önemi yok. Esas önemli olan Erdoğan’ın çağrısına uyup mahkemenin yolunu tutacak olası milletvekilleri ile yargının tavrı.
Cumhurbaşkanının buna benzer çağrılarını süratle değerlendirip gerektiğinde dava açan savcılar ile vakit kaybetmeden dava dilekçesini mahkemelere ulaştırmayı bir vazife bilen aktörlerin tavrını bu vesileyle daha iyi göreceğiz.
