Avusturya Başbakan Yardımcısı ve aşırı sağ FPÖ’nün lideri Heinz Christian Strache’nin bir Rus kadınla yaptığı, seçim yardımına karşılık devlet ihalesi öngören pazarlık ortalığı fena karıştırdı. Hükümetin iki numaralı ismi Heinz Christian Strache, gizlice kaydedildiği anlaşılan görüntülerde FPÖ Grup Başkanı Johann Gudenus ile birlikte Rus kadınla seçim yardımı karşılığında verilecek ihaleler konusunda pazarlık yapıyor. İddialar doğruysa
Avusturya Başbakan Yardımcısı ve aşırı sağ FPÖ’nün lideri Heinz Christian Strache’nin bir Rus kadınla yaptığı, seçim yardımına karşılık devlet ihalesi öngören pazarlık ortalığı fena karıştırdı.
Hükümetin iki numaralı ismi Heinz Christian Strache, gizlice kaydedildiği anlaşılan görüntülerde FPÖ Grup Başkanı Johann Gudenus ile birlikte Rus kadınla seçim yardımı karşılığında verilecek ihaleler konusunda pazarlık yapıyor. İddialar doğruysa kirli pazarlık altı saate yakın sürmüş.
Avusturya’da kara parayla yatırım yapmak istediğini söyleyen Rus kadın karşısında vaatlerini bir bir sıralayan aşırı sağ politikacının pervasızlığı gerçekten ibretlik.
Kara paranın kokusunu alan FPÖ lideri işi kitabına nasıl uyduracaklarını bir güzel anlatırken, partisinin hükümete güçlü bir şekilde ortak olması halinde hangi gayrimeşru işleri yapacakları konusunda çok rahat konuşuyor. İhalelerin nasıl el değiştireceğinden tutun rahatsızlık duyulan gazetecilerin ayağının nasıl kaydırılacağına ve yerlerine kimin getirileceğine kadar birçok usulsüzlüğü maç anlatır gibi anlatan aşırı sağ politikacı, hızını alamayıp gerekirse devlet televizyonunu özelleştirebileceklerini de söylüyor.
Videonun basına sızdırılması karşısında aşırı sağ politikacı her ne kadar zor durumda kaldıysa da işi pişkinliğe vurmaktan geri durmuyor. Hakkını teslim edelim. Strache bizim bazı Türk politikacıların benzer durumda yaptığı gibi ‘külliyen şantaj-montaj’ demiyor, ancak ‘tatil rehaveti içindeydik, içkiyi de fazla kaçırmış idik’ türü mazeretlerle işin içinden sıyrılmaya çalışıyor.
Rus kadının vadettiği parayı almadıklarını iddia eden politikacının ileri sürdüğü bir mazeret daha var ki, pes dememek elde değil. Alman basınına sızan kirli pazarlığı ‘dil-çeviri sorunu’ ile açıklamaya çalışan aşırı sağ politikacıya şunu söylemekte fayda var: Tamam, Rus kadının dediğini biz de anlamıyoruz, ama senin söylediklerini anlamak için hiç hazzetmediğiniz mültecilerin yarım yamalak Almancası bile yeterli.
Üst düzey iki politikacının karıştığı skandal önümüzdeki hafta başlayacak ve AB Parlamentosunu şekillendirecek olan seçimleri nasıl etkiler bilinmez, ancak yaşananlar Avusturya siyasetinin imajına ciddi bir darbe vurdu. Özellikle siyasi parti finansmanına ilişkin yasal boşluğu gözler önüne seren skandal, aşırı sağ siyasetin yöntemleri konusunda da ciddi soru işaretleri oluşturdu.
Muhalefetin istifa talebi karşısında ‘videonun illegal çekildiğini, sorumlulara karşı hukuki işlem başlatacaklarını’ ifade eden FPÖ yönetimine haklı olarak yöneltilmesi gereken soru şu: Böylesi kirli bir pazarlığı görüntülemek için akredite olmanın bir yolu var mı?
