Seven sevgisine emek verir. Seven sevdiğine benzemeye çalışır. Yâ Rasûlallah, seni seviyoruz ve işlerimizi senin işlerine, hallerimizi senin hallerine, hayatlarımızı senin yaşadığın hayata ne kadar benzetebilirsek o kadar huzurlu bir hayat ve kurtuluş beratı alınmış bir ahiret kazanacağımızı biliyoruz. Yâ Rasûlallah, sana benzemek istiyoruz, bunun için “Size iki emanet bırakıyorum.” dediğin Kur’an ve sünnete yapışmaya
Seven sevgisine emek verir. Seven sevdiğine benzemeye çalışır. Yâ Rasûlallah, seni seviyoruz ve işlerimizi senin işlerine, hallerimizi senin hallerine, hayatlarımızı senin yaşadığın hayata ne kadar benzetebilirsek o kadar huzurlu bir hayat ve kurtuluş beratı alınmış bir ahiret kazanacağımızı biliyoruz.
Yâ Rasûlallah, sana benzemek istiyoruz, bunun için “Size iki emanet bırakıyorum.” dediğin Kur’an ve sünnete yapışmaya çalışıyoruz. Kur’an’ı anlamaya çalıştıkça Allah’ın üzerimizdeki rahmetini görüyor, sünnete uymaya çalıştıkça senin “yaşayan Kur’an” olduğunu anlıyoruz.
Sana benzemek istiyoruz ya Rasulallah. Senin Allah ile olan irtibatına yaklaşmak mümkün değil, ama bizler de kendi miracımıza secde ile varmaya çalışıyoruz.
“Sen ki geçmiş gelecek bütün günahları affedilensin. Neden kendine bu kadar eziyet ediyorsun?” sorusuna muhatap olacak sabahlara kadar ibadetimiz yok belki ama, “Şükreden bir kul olmayayım mı?” diyecek kadar Allah sevgisini senden öğreniyoruz.
Senin mübarek dudaklarından dökülen dualarla dilimizi süslemeye, senin yaptığın gibi pazartesi-perşembe oruç tutmaya çalışıyoruz. Allah’ı çok zikir ve çok tevbe ile dil ve kalplerimizi masivadan arındırmayı da senden öğreniyoruz.
Secdedeyken torunun sırtına binince namazı uzatışından, başka bir namazda bir çocuğun ağladığını duyunca namazı çabuk bitirişinden öğreniyoruz çocuklara şefkati. “Hayvanlara fazla yük yüklemeyin.” diyorsun ve bizlere mü’minlerin bütün yaratılmışlara şefkatli davranması gerektiğini öğretiyorsun.
Seni evin işlerine yardım ederken, kendi söküğünü dikerken görüyor, hanımlarınla şakalaştığını, çoğu zaman yokluk ve sıkıntılı günler yaşansa da hane-i saadette ne onların sana, ne senin onlara kırıcı tek söz etmediğini biliyoruz. Bir Müslüman’ın aile hayatı nasıl olmalı sorusunun en güzel cevabını sende buluyoruz.
Seni yurdundan çıkaranlara, sana eziyet edenlere fetih günü “Bugün size kınama yok.” deyişin kulaklarımızda çınlıyor ve bizlere affetmeyi, müsamahayı öğretiyor.
Sen ki iki cihan güneşisin, hasır üstünde yatıyor ve “İstemez misin dünya onların, ahiret bizim olsun?” buyurarak bizlere dünya nimetlerine kalbimizi bağlamayıp ahiret için çalışmayı hatırlatıyorsun.
Ya Rasulallah. Sen ne güzelsin, senin devrin ne güzel, senin arkadaşların ne güzel. Seni bizlere rehber olarak gönderen yüce Rabbimiz’in dergahına el açıp yalvarıyoruz. Allah’ım, bizi dünyada Efendimiz’in yolundan, ahirette de şefaatinden mahrum etme. Bize dünyada da, ahirette de iyilik ver. Amin.
