Üç aylar ve ‘üç namaz insanı’

Üç aylar toparlanma ve kendine gelme ayı. Onlar, insanın Allah’a (c.c.) yakınlığını hissetme ve engin rahmetine liyâkat kesbetme zamanı. Kalp ve ruh ufkunda seyahat edebileceği rehabilite süreci. Nefsin tezkiyesi, ruhun terbiyesi, kalbin tasfiyesi üç aylar. Nefsanî ve bedenî ağırlıklardan sıyrılma zamanı. Tefekkür ve tezekkür ameliyesidir onlar. Sağanak sağanak yağan mâneviyat yağmurunu içme zamanı. Teveccühe teveccühle

SAİD GÜL 14 Mart 2018 BLOG

Üç aylar toparlanma ve kendine gelme ayı. Onlar, insanın Allah’a (c.c.) yakınlığını hissetme ve engin rahmetine liyâkat kesbetme zamanı. Kalp ve ruh ufkunda seyahat edebileceği rehabilite süreci.

Nefsin tezkiyesi, ruhun terbiyesi, kalbin tasfiyesi üç aylar. Nefsanî ve bedenî ağırlıklardan sıyrılma zamanı. Tefekkür ve tezekkür ameliyesidir onlar. Sağanak sağanak yağan mâneviyat yağmurunu içme zamanı. Teveccühe teveccühle mukâbele anıdır üç aylar.

Bu aylarda insan her şeyden nasip almalı. İnsan her şeyden nasip aldığı gibi, herşey de insandan nasip almalı. Evrâd-u ezkar nasip almalı. Tesbihât nasip almalı. Cevşen nasip almalı. Oruç nasibini aldığı kadar Kur’an da nasip almalı, namaz da almalı.

Hele namaz. mi’racım namaz, dinimin direği, gözümün nuru, alnımın yazısı, kader birliğim namaz.

Yaradana yol eyleyen,

İhsânını bol eyleyen,

Beni O’na (c. c.) kul eyleyen namaz…

Sadece insan namazı değil, namaz da insanı kılmalı…

Onu en şerefli varlık kılmalı…

O şerefiyledir ki onu diğer varlıklardan farklı kılmalı…

Onu İNSAN kılmalı.

O insanı, insan da onu kılmalı.

İnsan vardır, namazın kendisini her türlü kötülüklerden koruduğunun varmaz idrâkine. İhsan duygusundan uzak. Yatar secdeye, kalkar kıyâma. O insan, sadece rükünleri yerine getirir ve namaz ruhundan uzak bir şekilde namazda yatıp kalkar

İnsan vardır, namaza karşı bakışı değişmiştir onun. Namazla günde sadece beş defa bütünleşmekle kalmaz. O, bu ‘beşlemeye’ ilâveler yapar. ‘Gecelerimin de nasibi olsun’ diye, gecenin en karanlık olduğu şûle vakitlerinde kalkmayı planlar. ‘Namaza’ diye yatar ve kalktığında da namaza kalkar. İnsan artık namaza yatıp kalkar

Ve insan vardır, mertebe kat’etmiştir namazda artık. O, namazla artık öyle bir hayat arkadaşı olmuştur ki, onun için günün beş vakti ve gecesi de yetmez. Aklı, fikri, kalbi ve ruhuyla hep namaz soluklar. O artık gece gündüz, yirmi dört saat sadece namazla yatıp kalkar

Bir yanda namazda yatıp kalkanlar, öte yanda namaza yatıp kalkanlar ve nihâyet namazla yatıp kalkanlar.

Önümüzde üç aylar. İçimizde üç insan. Üç namaz insanı. Namazda yatıp kalkan mı? Namaza yatıp kalkan mı? Yoksa namazla yatıp kalkan mı? Üç aylarda kendimize hangisini daha çok yakıştırıyorsak.