Sedat Peker’in ilk sırlı mesajı-2

Mekan olarakta karanlık ve isli bir yer. Ortam şimdiki videolarda olduğu gibi ışıltılı değil. Peker bu videodaki amacı da zaten kamuoyuna bir mesaj vermek değil. Burda mesaj özel muhataplar ama bu muhataplarda sır. Videonun alt açıklama kısmı ise adeta savaşa giden bir askerin son tavsiye ve vasiyeti gibi… Sırlı da olsa kesinlikle anlaşılması gereken bu

PANORAMA - NEWS 02 Haziran 2021 BLOG

Mekan olarakta karanlık ve isli bir yer. Ortam şimdiki videolarda olduğu gibi ışıltılı değil. Peker bu videodaki amacı da zaten kamuoyuna bir mesaj vermek değil. Burda mesaj özel muhataplar ama bu muhataplarda sır. Videonun alt açıklama kısmı ise adeta savaşa giden bir askerin son tavsiye ve vasiyeti gibi…

Sırlı da olsa kesinlikle anlaşılması gereken bu kısa videoya yeniden bakalım. Peker elinde sigara ve gergin bir şekilde önündeki kartlara bakıyor. Sigarasından derin nefesler alıyor, sonra yine birşeyleri çözmek ve anlamak istercesine masanın üstündeki kartlara bakıyor. Sonrasında ise ufka doğru bakarak herşeyi çözmüş ve anlamış gibi kafasını sallıyor. En sonda ise planını kurmuş ve rahatlamış bir lider edasıyla derin nefes alıyor…

Bu video tam 15 ay önce yayınlanmış. Yani, taraflı tarafsız herkesin takdir ettiği, kendisini adım adım başarıya götürecek stratejiye 15 ay önce başlamış diyebiliriz.

Peker’in bu ilk mesajında masasının üstünde altı kart var. Peki ne var o kartlarda? Ya da o kartlar neyi temsil ediyor?

Dikkat ettiyseniz, Peker son videolarına hep yoklama yaparak başlıyor. Yoklamalarda, Derin Memed (Mehmet Ağar ve ekibi), Pelikancılar (Pelikan ekibi ve Albayrak kardeşler), Süslü Süleyman (Süleyman Soylu), çakma gazeteciler, çakma solcular, burdamı?diye soruyor. Kartların beşi tam denk geliyor. Sekizinci videoda pandoranın kutusunu açalım diyerek Suriye ve MİT silahları konusunu açıyor, Tayyip Abi diye hitap ettiği Cumhurbaşkanı Erdoğan’a artık direk mesaj veriyor ve bir sonraki videoda karşılıklı konuşalım diyor. Dokuzuncu video yoklamasına Tayyip Abi’sini de eklerse, kartların altıncısu Cumhurbaşkanı Erdoğan içinmiş diyebiliriz.

Peker’in çakma solcular dediği kesim diğerlerinden farklı. Zira onları hedefine koymuyor ama zorakide olsa kendi savunma sahasına çekmek istiyor. Zira biliyor ki ülkücü ve milliyetçi kesimin zihin kodları devletçidir. Devleti temsil eden şahıslara karşı katiyen hesap sormaz. Sağcı kesim, Devlet vur derse vurur, öl derse, ölür. Peker zeminin sağ kesim üzerine veya miting yaptığı sosyal tabaka üzerine kurmuyor. Peker özellikle 40 yaş altı vurgusuda bundan dolayı. Peker adeta, ümidini Gezi gençliğine bağlamış görünüyor. Yani gördüğü haksızlıklara ve yanlışlara karşı isyan edebilen, hakkını arayabilen insanlar ancak O’nu anlayabilir. Görünen o ki bu konuda başarılı oldu. Sol kesime hitap eden medya kuruluşları Peker’in açıklamalarına geniş yer veriyor, konuşmalarını ayrıntılı olarak analiz ediyor.

Çakma gazeteciler dediği kesim ise tam manasıyla ülkenin en büyük yarası. Peker kısaca diyorki, siz gazeteciler işinizi namusuyla yapmadığınızdan dolayı ben bir kamera ve tripotla sizin yapamadığınız tek başıma yapıyorum. Peker bu konuda da başarılı oldu. Siyasetçi ve gazeteci arasındaki ilişkileri gösterdi. Gazetecilerin adeta kurye gibi çalıştığını gösterdi ve Türkiye’de son dönem çok güçlenen Özışık kardeşleri egale etmeyi başardı.

Mehmet Ağar ve oğlu Tolga Ağar ilk hedeflerden biriydi. Peker ilk videolarında yoğun bir şekilde Ağar ve ekibine vurdu. Ağar bir gazeteciyle röpartaj yapmak zorunda kalmış ama işler daha bir karmaşık hale gelmişti. Tolga Ağar’ın adının karıştığı kadın gazeteci cinayeti yeniden ülke gündemine geldi ve kamuoyu yapılan açıklamalardan tatmin olmadı. Mehmet Ağar ve oğlu Tolga Ağar, Yalıkavak Marina’daki görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Peker herkese ve Masimov’a şu mesajı verdi, güçlüyüm ve benim koruduklarıma zarar verenlerden intikamımı alırım, dedi ve rajonunu kesti.

Pelikancılar cephesinde ise herhangi bir tepki yok. Derin bir sesslizlik hakim. Anlaşılan Pelikancılar Peker’in çok şey bildiğinin farkındalar ve topa girmeye çekiniyorlar.

Süleyman Soylu kabinedeki en güçlü bakan. Sadece AKP tabanından değil, MHP tabanından da destek alması O’nu, AKP’li diğer siyasilerden ayırıyor. İstifa restine rağmen Bakanlığa devam etmesi gücüne güç katmıştı. Sedat Peker, önce Süleyman Soylu hedef almamıştı. Peker, dönüş biletim dediği Soylu’nun kendine karşı almış olduğu konumu net bir şekilde görünce ve Türkiye’ye dönme umutlarını kaybedince Soylu’yu da hedefine aldı. Soylu önce TRT’de yapılan programda, sonrasında ise Habertürk’te yapılan programda algıyı iyi yönetemedi. Komuoyunca beklenen açıklamaları yapmadı.

Peker kardeşi ile yaptığı akıl dolu hamleyle Soylu’yu, istediği alan çekmeyi başardı. Atilla Peker’in emniyetteki tutanakları artık kayıtlara geçti. Sonuç itibariyle Peker vurduğu darbelerle Soylu’yu yavaş yavaş ringin dışına itiyor. Peker henüz dediğini gibi istifa ettiremedi ama AKP tabanında Soylu’ya olan desteğin azalmasını başardı.

Peker ilk videodan itibaren Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı saygılı hitap etmeye dikkat ediyor. Ama mesaj vermeyi de ihmal etmiyordu. Pazarlık masasını devirmeden ortak bir noktada buluşulabileğine inanıyordu. Peker, Serhat Albayrak’a yengenin namusunu korudum derken asıl mesajı Erdogan’a veriyordu. Zira Erdoğan’ın ailesine, kızlarına karşı nasıl hassas olduğunu biliyordu. Suriye konusunu hiç açmadı ama bir kaç saniyelik gösterdiği notlarında Suriye ifşaalarıda yazıyordu. Daha sonra ise arkasında duran panoya yine Suriye, İran şemaları ile gizli mesajlar yolladı.

Eğer dediğini yaparsa bundan sonraki videoda, O ve Tayyip Abisi olacak. Tüm Türkiye iki reisin hesaplaşmasını izleyecek…

Yorum: Mehmet Çağlayan