Namaz

Geceden namazı alın, geriye neyi kalır ki? Gün boyu ummadık yerlerden nimetlendirildik. Türlü işler gördürüldük, kalanını yarına tamamlamayı planlıyoruz. Değişik sıkıntıların içinden geçerek de olsa selametle akşama erdik. Gecenin nimetlerinden de istifade etmeyi umuyoruz. Dışarının tehlikelerine karşı sıcak, huzurlu yuvamızdayız. Aile ile yenen akşam yemeği gibisi yok. Hele uyku, bizi sarıp sarmalayan anne kucağı gibi.

NAİLE NEDRET 01 Temmuz 2017

Geceden namazı alın, geriye neyi kalır ki?

Gün boyu ummadık yerlerden nimetlendirildik. Türlü işler gördürüldük, kalanını yarına tamamlamayı planlıyoruz. Değişik sıkıntıların içinden geçerek de olsa selametle akşama erdik.

Gecenin nimetlerinden de istifade etmeyi umuyoruz. Dışarının tehlikelerine karşı sıcak, huzurlu yuvamızdayız. Aile ile yenen akşam yemeği gibisi yok. Hele uyku, bizi sarıp sarmalayan anne kucağı gibi. Şefkatli kollarında dinlenip yeni güne başlamak niyetindeyiz.

Bütün bunların bir anlamı olmalı. Gece de, gündüz de, içindeki nimetler de, farkına varılırsa anlamlıdır. Bizi kuşatan bütün nimetlerin farkına vardığımızda şükretmemek mümkün mü?

Nimetten şükrü aldığımızda geriye kalana gaflet diyoruz. Ne kazanırsak kazanalım, ne yaşarsak yaşayalım, gün bizim üzerimizden gaflet perdesini yırtamadan geçmişse bir şey kazanmadık demektir.

Namaz şükrün kâmil manâda ifadesini bulmasıdır. Namaz yoksa hakiki şükür yoktur. Şükür yoksa günün, gecenin, nimetin değeri yoktur. Namazsız tamamlanan gün, insana kattığı değer itibarıyla yaşanmamış gibidir.

Allah(cc), şanına yakışan nimetlerle bizi serfiraz kıldı. Biz de kulluğun gerektirdiği en güzel şekilde mukabelede bulunalım. Gündüzü namazla tatlandıralım. Geceyi namazla taçlandıralım.