Her şeyi istemeli insan!

Nefis ile eneyi bir olarak ele alanlar, nefis eneye asılmış bir latifedir diyenler, şeytanın ortağı olduğunu dile getirenler, öldürmeye, terbiye etmeye çalışanlar mevcut. Yazdığım veya yazmadığım tüm tanımlar için yanlış diyebilmemiz mümkün değil. Belirli bir ilmi usül, esas gözetilerek ele alınan, bir şeyleri açıklamaya çalışan tüm söylemlerin arka planı, alt yapısı mutlaka olmalı. Aslında problem

SEDAT İLHAN 23 Temmuz 2021 BLOG

Nefis ile eneyi bir olarak ele alanlar, nefis eneye asılmış bir latifedir diyenler, şeytanın ortağı olduğunu dile getirenler, öldürmeye, terbiye etmeye çalışanlar mevcut.

Yazdığım veya yazmadığım tüm tanımlar için yanlış diyebilmemiz mümkün değil. Belirli bir ilmi usül, esas gözetilerek ele alınan, bir şeyleri açıklamaya çalışan tüm söylemlerin arka planı, alt yapısı mutlaka olmalı.

Aslında problem olan şey nefsi tanımlayabilmek değildir. Tek kelime ile istemek demiş olsak nefis için, ne kadar yanılmış olabiliriz? Veya kapasitesinin referansı sonsuzluk olan bir insana “isteme!” denilmesi ne anlam ifade edebilir?

Kaynakların sonsuz olmadığı bir dünya hayatında her insanın her istediğini elde etmesinin bir karşılığı yok. Aslında elde etmek mi istiyoruz yoksa elde etmiş olmanın hazzını mı arıyoruz sorusuna cevap aramalıyız hepimiz. Aksi halde serap görmenin heyecanı, ümidi, coşkusu ile sürekli koşturur dururuz çöllerde. Veya kaybetmenin, kaybettirmenin acısını haz diye yudumlarız.

İnsan istemeli, her şeyi istemeli, her şeyi istediğinin farkına varmalı, dünyaları elde ettiğinde yine de yeter demeyeceğini bilmeli. Ancak istenileni elde etmek üzere girilen yol önemli. Hedefe varıldığında ben bunu istemiyordum diye dövünmenin, uğruna feda edilenlere üzülmenin faydası olamayabilir.

Her ne yapıyorsak isteğimizdendir. Başımıza gelen iyi veya kötü her şey yaptıklarımızın bir sonucudur. Yapmak istemediğimizde, ki yapmak istememek de isteğimizdir aslında, bir sürü mazeretlerimiz hazırdır. Paramız yoktur, zamanımız, bilgimiz, gücümüz, makamımız, imkanlarımız yoktur. Gencizdir, tek başımıza gariplerden bir garip. Kimsenin umurunda değildir, dünyayı kurtarmak bize düşmez, istesek de yapamayız. Onlar iyilerdir ve yapması gerekenlerdir, bunlar kötülerdir ve Allah kahredecektir. Veya hak etmişizdir, aklımızı kullanıyoruzdur. Hatalarımız tolere edilebilir, toplumun değeriyizdir, herkes hata yapabilir, ama onlar tembel olduklarından, çalışmadıklarından düşkündürler. İmkanlarımızca, yapabildiğimizce seçilmiş insanlarızdır. Diğerleri olsa daha da kötü şeyler yapacaklardır. İsteriz ve elde edebilmek için kendimizi aldatırız. Dinletebildiğimizce sesimizi zulm ederken bulabiliriz kendimizi.

Veya iyilerden olmak isteriz. Namaz kılarız, dua ederiz, güzel sözler söyleriz, ayet de söyleriz, biliriz, çok hayır hasenat yaparız. Güzel desinler diye yaparsak eğer, yanlışlıklara sapma ihtimali ne yazık ki önümüzde bir uçurum gibi beliriverir. Çünkü toplum genel olarak kendisinden farklı olanı dışlar ve bunu iyi veya kötü diye ayırmadan yapar. İnsanların sevgisine talip olduğumuzda, bir takım hakikatleri görmeme, duymama, söylememe normalleşebilir bizim için. Veya alimlerin bilmediklerini didikler, meczup görebiliriz arifleri, salihleri. Hata arar dururuz insanlarda, kendimizi kendimizce yüceltmek için. Takdir edemeyiz güzellikleri ki güzel olalım, dinlemeyiz ki yeni şeyler öğrenelim.

İstemek güzeldir. İnsan istediklerince değerlidir. İstediğimiz her şeyi elde edebilecek bir kapasiteye sahibiz. Ancak hedefimize ulaşabilmek için yollarda takılıp kalmamalı. Evde bayramlık elbiseler için ağlayarak annesini ikna eden ama eve balon ile dönen çocuklar gibi olmamalı. Belki de annemizin şefkatine veya ihtiyaçlarımız hakkındaki tecrübelerine ve ilmine itimat etmeli.

Deneyimlerimizle adım adım, aklımızı isteklerimizin önüne alabildiğimizce görürüz ki, istediğimiz her şeyi elde etmenin ve her halukarda mutlu kalabilmenin en risksiz yöntemi sakin olabilmektir. Kazanmayı ve kaybetmeyi, sevilmeyi ve yerilmeyi bir görebilmektir sakinlik. Ve bu hale her şeyi isteyenler ulaşabilir…