Düğün dernek işleri

Düğün dernek yapılıyor, masraflar, eğlenceler derken gözden kaçırılan şu: Akrabalık bağı kuruluyor. İki taraf yeni bir akrabalık inşa ediyor. Saygı sevgi çerçevesinde titiz bir işçilik isteyen bu süreç, “Bizim kızımız kıymetli, el-alem ne der, kızımız en iyisine layık, herşeyi biz aldık, siz ne yaptınız, düğünde hep bizim akrabalar vardı, kıza daha çok takı takıldı.” bayağılıklarıyla

ASBURCE DEMİRCİ 15 Eylül 2019 BLOG

Düğün dernek yapılıyor, masraflar, eğlenceler derken gözden kaçırılan şu: Akrabalık bağı kuruluyor. İki taraf yeni bir akrabalık inşa ediyor. Saygı sevgi çerçevesinde titiz bir işçilik isteyen bu süreç, “Bizim kızımız kıymetli, el-alem ne der, kızımız en iyisine layık, herşeyi biz aldık, siz ne yaptınız, düğünde hep bizim akrabalar vardı, kıza daha çok takı takıldı.” bayağılıklarıyla tantana ile geçiyor.

Süreci tamamlayamayanlar da var. Kuaföre bahşiş vermedi diye kına gecesinde damadı terkeden de, kimin ne takı taktığını not edemediği için anonsu hızlı yapan sunucuyu dövmeye kalkan da.

Arada “Yüzyüze bakacağız, kırgınlık olmasın.” diyenler olsa da, iki tarafı kışkırtanlar çoğunlukta.

“Bu en mutlu günümüzde..” diye başlayan merasimlerin mutlu bir yuvanın tatlı kuruluş hatıraları olarak kalması için, iki farklı ailenin sağlam akrabalık ilişkileri kurabilmesi için beklentilerin azaltılması şart. “Çok altın takmadı, bana anneciğim demedi, herşeyin en iyisini almadı.” yerine gelini kızımız gibi, damadı oğlumuz gibi, ailelerini ailelerimiz gibi görsek, göremiyorsak görmeye çalışsak sorunlar azalabilir.

Bir ölçü: “Hoş gör… En azından nahoş görme… Nahoş görüyorsan, hiç olmazsa dillendirme!.”

ÖNE ÇIKANLAR