HABER MERKEZİ – Yunanistan’da, en önemli gelir kaynaklarından biri olan turizm sektöründe bu yıl salgın nedeniyle büyük bir kriz bekleniyor. Ülkenin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’nın yüzde 20’sini karşılayan turizm sektörü, geçen yıl yaz aylarında ağırladığı 34 milyon yabancı turistle kendi rekorunu kıran Yunanistan’a 20 milyar euro gelir sağlamıştı. Yunan turizmciler, bu yıl ülkeye gelmesi beklenen
Ülkenin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’nın yüzde 20’sini karşılayan turizm sektörü, geçen yıl yaz aylarında ağırladığı 34 milyon yabancı turistle kendi rekorunu kıran Yunanistan’a 20 milyar euro gelir sağlamıştı.
Yunan turizmciler, bu yıl ülkeye gelmesi beklenen yabancı turist sayısının 3 milyona kadar gerileyeceğinden söz ediyor.
Geçimlerini turizmle sağlayan Yunan adalarında ise büyük bir hayal kırıklığı hakim.
Yunanistan hükümetinin, turizm sektörünü güçlendirmek amacıyla aldığı önlemler arasındaki “koronavirüs vakalarının en az görüldüğü ülkelerle yaptığı anlaşmaların” ise beklenen kriz dalgasını kırabileceğine inananların sayısı çok değil.
Yunanistan Otelciler Odası Başkan Yardımcısı Christina Tetradi de bu kişilerden biri.
BBC Türkçe’ye konuşan Tetradi, “Hükümetin Bulgaristan, Avusturya, Kıbrıs ve İsrail ile yürüttüğü turizm anlaşmalarının, turizm sektörünü kurtaracak düzeye ulaşması mümkün değil. İngiliz, Alman, Fransız, İtalyan, Rus ve Çin turistlerin yerini, hükümetin anlaştığı Bulgaristan, İsrail, Kıbrıs ve Avusturya’dan gelecek turistler dolduramaz. Bu yıl işsiz kalacak olan turizm sektörü çalışanlarına devletin mali destek vermesi şart” diyor.
‘1-2 ay sonrasının ne olacağını kestirmek mümkün değil’
Bu yaz sezonunu “1940 yılında Nazi işgali altındaki Yunanistan’a” benzeten Turizm Bakanlığı Genel Sekreteri Kostas Loulis, “Bu pandemi karşısında 1-2 ay sonrasının ne olacağını kestirmek mümkün değil” diyor.
Loulis, Turizm Bakanlığı’nın Sağlık Bakanlığı ile sürekli işbirliği yaptığını ve uçaklarda, gemilerde, lokanta ve plajlarda uygulanacak protokollerin hazırlandığını belirtiyor.
Yunanistan, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu ülkelere uluslararası uçuşlara uygulanan yasakların 31 Mayıs’tan 14 Haziran’a kadar ve aşamalı olarak kaldırılacağını açıkladı.
Türkiye’ye uygulanan uçuş yasağı 14 Haziran gece yarısına kadar devam edecek. Türkiye-Yunanistan arasında karayolu ulaşımı ise devam ediyor.
Kara, hava, deniz ve demiryolundan ülkeye giriş yapacaklar için 14 günlük karantina zorunluluğu 31 Mayıs’a kadar sürecek.
Yunanistan Sağlık Bakanlığı, ülkeye gelecek uçaklarda ve yurt içi gemi seferlerinde uygulacak önlemleri de açıklamaya başladı.
Avrupa Birliği’nin parametreleri çerçevesinde uçak yolcularına maske takma şartı ile, turizmciler sıcak bakmasa da, uçağa binmeden ve kendi ülkelerinde 72 saat önce korona testi yapılması ile ilgili bir protokolün uygulanması söz konusu.
Denizcilik Bakanı Yannis Plakiotakis’e göre 18 Mayıs’tan 14 Haziran’a kadar Yunan adalarına gidecek gemilere yolcu kapasitesinin yüzde 50’ye indirilmesi; kabinlere en fazla 4 kişilik aile olmadıkça tek kişi alınması, ateş ölçümü, sağlık formu doldurulması ve güverteler de dahil geminin her yerinde maske takma ve fiziki mesafe zorunluluğu getiriliyor.
Ayrıca koltuklu bölümlerde ön, arka ve yan koltuklarının boş bırakılması ve yolcu gemilerinde birer “korona kabini” bulundurulması şartları koşululuyor.
Bu uygulamalara devam edilip edilmeyeceğine 15 Haziran’dan sonra karar verilecek.
Gemi seferlerinin uğrayacağı zararın ise devlet tarafından karşılanması planlanıyor.
Turizm sektörünün önemli bir bölümünü oluşturan yeme-içme sektöründe de büyük bir kriz bekleniyor.
Turist sayısının asgariye düşmesi bir yana, Yunan turistlerin de “olmazsa olmazlardan” saydığı restoran, kafe ve barlarda uygulanacak korona önlemlerinin, gıda sektörü ve balıkçılığı da etkisi altına alması bekleniyor.
Masa ve sandalyeler arasındaki 1,5 metre mesafe kuralları, mekan sahiplerinin müşteri kapasitesini en az yüzde 33 indirmek zorunda kalması anlamına geliyor.
Tesis bulunan plajlarda da durum farklı değil.
Sahillerde 1000 metrekare alanda sadece 40 kişi bulundurma; güneşlik ve plaj şemsiyeleri direkleri arasında dörder metre mesafe uygulaması, “Beach bar” olarak bilinen plaj kantinlerindeki masa ve sandalyelerin kaldırılması ve yiyecek-içeceklerde seelf servis uygulamaları plaj yöneticilerini oldukça zora düşüreceğe benziyor.
