“Yunan adalarındaki mülteci kampları krizin eşiğinde”

HABER MERKEZİ – European Stability Initiative, (Avrupa İsikrar Girişimi) isimli düşünce kuruluşunun kurucularından Gerald Knaus, Deutsche Welle’ye verdiği röportajda, koronavirüs salgınının mülteci kamplarındaki olası kötü sonuçlarına dikkati çekti.

Gerald Knaus, AB ile Türkiye arasında imzalanan göç mutabakatının da mimarı.

“Yunan adalarında korkunç bir insanı krizin eşiğindeyiz” diyen Knaus, “Orada şartlar uzun zamandır zaten çok kötü. Şimdi bir de üstüne, Midilli’deki kampta dip dibe yaşayan, ellerini yıkama olanağı olmayan 20 bin kişiye koronavirüs bulaşırsa, adanın tamamında sadece altı yoğun bakım yatağının da mevcut olduğunu düşünürsek, hemen harekete geçme zorunluluğumuz çok açık ve net” dedi.

35 bin kişi tahliye edilmeli

Adalarda çok zor şartlarda altında yaşayan on binlerce insanın varlığını hatırlatan Knaus, 35 bin insanın süratle adalardan tahliyesi üzerine çalışılması gerektiğini vurguladı.

AB’nin tamamını ilgilendiriyor

Sorunun sadece sığınmacıları değil, Yunanistan’ın ve Avrupa Birliği’nin tamamını da ilgilendirdiğinin altını çizen Gerald Knaus, “Şu an adalarda olanlar Yunanistan’da kalacak ve burada bir saatli bomba olduğunun Yunanistan’da çok kişi farkında. Umuyorum ki, Yunanistan Başbakanı yakın zamanda telefonu eline alır ve (diğer Avrupalı liderlere) ‘Bu durumu çözmek istiyoruz ve desteğe ihtiyacımız var’ der. O zaman tabii ki Avrupa Birliği’nde diğerlerinin de destek vermeyi kabul etmesi gerekir. Bunun için de şu an ne yapılması gerektiği ile ilgili bir tartışma yürütülmesi lazım” ifadelerini kullandı.

‘Yunanistan’a yalnız olmadığı sinyali verilmiş olur’

Öncelikli yapılması gerekenin 35 bin sığınmacının çabucak adalardan Yunanistan ana karasına tahliye edilmesi olduğunu bildiren Knaus, önerilerini şöyle sıraladı:  “Geçici çadır kamplarına süratle 15 bin çadır daha kurulabilir. Uluslararası Göç Örgütü (IOM), birkaç hafta içinde bunları yapabilir. 10 bin kişi de şu an boş olan ve halihazırda Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Yunan otellerine yerleştirilebilirler. Bunlar şu an resmen kabul görmüş sığınmacıların yaşadığı yerler. Almanya gibi ülkeler, kabul edilmiş sığınmacıları hızlıca alırsa, buralar boşalır ve yerlerine adalardaki sığınmacı aileler yerleştirilir. Böylelikle Yunanistan’a da yalnız olmadığına dair güçlü bir sinyal verilmiş olur.”