Belçika’da açlık grevi: 40’ıncı günde dudaklarını diktirdiler

HABER MERKEZİ – Yıllardır Belçika’da yaşayan ancak oturum veya çalışma izinleri olmadığı için ‘kağıtsızlar’ olarak adlandırılan göçmenlerin seslerini duyurmak için başkent Brüksel’deki bir kilise ile üniversite kampüsünde yürüttükleri açlık grevi Federal Meclis’te tartışıldı. Çoğunun sağlığı kritik seviyeye gelen açlık grevindekilerin durumunu ‘insani trajedi’ olarak nitelendiren Başbakan De Croo, buna rağmen hükümetin katı duruşunu değiştirmeyeceğinin mesajını verdi.

PANORAMA - NEWS - 02 Temmuz 2021 AVRUPA

HABER MERKEZİ – Yıllardır Belçika’da yaşayan ancak oturum veya çalışma izinleri olmadığı için ‘kağıtsızlar’ olarak adlandırılan göçmenlerin seslerini duyurmak için başkent Brüksel’deki bir kilise ile üniversite kampüsünde yürüttükleri açlık grevi Federal Meclis’te tartışıldı.

Çoğunun sağlığı kritik seviyeye gelen açlık grevindekilerin durumunu ‘insani trajedi’ olarak nitelendiren Başbakan De Croo, buna rağmen hükümetin katı duruşunu değiştirmeyeceğinin mesajını verdi.

De Croo, “Bir açlık grevi ne kadar dramatik olursa olsun koalisyon hükümetinin politikalarını belirleyemez. Politikaları belirleyen hükümet anlaşmasıdır. Bu da toplu bir yasal düzenleme ihtimaline zemin hazırlamıyor” dedi.

Belçika’da sayıları 150 bini bulduğu belirtilen ‘kağıtsız’ göçmenler için topluca yasal düzenleme yapılmayacağını vurgulayan De Croo, bu durumdaki kişilerden bireysel olarak başvuru yapmalarını istedi.

Açlık grevi yapan göçmenlerin birçoğu bireysel başvurularından sonuç alamadıklarını belirterek, hükümetin aynı durumdakilere topluca bir düzenleme getirmesini talep ediyor. Bireysel başvuruları reddedilenlerin sınır dışı edilme ihtimalinin çok yüksek olduğu ifade ediliyor.

Aynı toplantıda konuşan Göç ve İlticadan Sorumlu Devlet Bakanı Sammy Mahdi ise 2000 ve 2009 yıllarında aynı gerekçeyle açlık grevi yapanlara istisna yapıldığı ve bunun soruna çözüm getirmediğini söyledi.

Mahdi, “Benden önce kaç bakan daha önce bu şekilde grev yapanlarla benim gibi görüştü bilmiyorum ama biz görüştük. Durumdan endişe ediyorum. Tıbbi sonuçlar beni korkutuyor ancak bu durum açlık grevi yapan ve dudaklarını dikenlere özel bir politika oluşturulmasını haklı çıkarmaz. 2000 ve 2009’da olanları gördük. Benim görevim boş umut vermek değil. Bu, daha iyi bir dünya hayal edenlere verilmesi kolay bir mesaj değil” diye konuştu.