Avrupa diken üstünde: Bulaşıcı hastalıklara neden olan istilacı arı türleri keşfedildi

Avrupa’da ilk kez kırmızı cüce bal arısı (Apis florea) keşfedildi. Malta’da bir araştırma ekibi tarafından tespit edilen bu istilacı tür, daha önce yalnızca Asya, Orta Doğu ve Kuzeydoğu Afrika’da biliniyordu.

Bu türün ortaya çıkışı doğa koruyucular ve arıcılar arasında endişeye yol açtı. Sussex Üniversitesi’nden Dave Goulson, “Apis florea muhtemelen yerli tozlaşan türlerimizle polen ve nektar için rekabet edecek ve Avrupa arılarının az savunması olan hastalıkları getirebilir” şeklinde açıklamada bulundu.

Arı kolonisi derhal yok edildi

2000’den fazla yetişkin arıdan oluşan koloni derhal yerinden kaldırılarak yok edildi. Ancak araştırmacılar, kovandan bazı arıların kaçmış olabileceğini düşünüyor. Keşfedilen koloninin Birżebbuġa Freeport limanına yakınlığına dikkat çekilerek, ticaret gemileriyle taşınmış olabileceğini belirtildi.

Arılar neden bu kadar önemli?

Arıların insanlar ve çevre için bu kadar önemli olmasının sebebi yalnızca ürettikleri lezzetli bal değildir. Bu böcekler, yeterli gıda ve geniş bir biyolojik çeşitlilik sağlamak için hayati bir rol oynar:

Arılar, domuzlar ve sığırların ardından en önemli üçüncü evcil hayvan olarak kabul edilir ve çiçeklerin tozlaşması yoluyla dünyamız için önemli işler yaparlar.

Arılar, besinlerini çiçekli bitkilerin ve tarım ürünlerinin çiçeklerinde ararlar. Bu süreçte nektar ve polen toplar ve poleni bir çiçekten diğerine taşırlar.

Tozlaşma sayesinde bitkiler üreyebilir ve çoğalabilir, bu da biyolojik çeşitliliğin korunmasına büyük katkı sağlar ve bize sağlıklı yiyecekler, meyve ve sebzeler sağlar.

Arılar ayrıca bitkilerle beslenen hayvanlar için de besin kaynağını korur, bu da insanların sıkça tükettiği et ürünlerini elde etmemizi sağlar.

Tarım sektörü de arılardan büyük ölçüde faydalanır, çünkü önemli tarım bitkilerinin ve yabani bitkilerin neredeyse %80’ini tozlaştırırlar.