Almanya ve Avrupa'nın büyük bir bölümünde ağır bir grip salgını yaşanıyor. Uzmanlar, bu salgına yol açan H3N2 virüsünün hafife alınmaması konusunda uyarıyor.
Yeni grip virüsü H3N2 Avrupa genelinde etkili oluyor. Avrupa Bulaşıcı Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi’nden (ECDC) Kasım ayı sonunda yapılan açıklamada, grip sezonunun Avrupa’da bu yıl biraz daha erken başlayacağı bildirilmişti. Alman Robert Koch Enstitüsü (RKI) de, hafta sonunda yayınladığı haftalık raporunda, gribe yakalananların sayısında son iki haftada bariz bir artış kaydedildiğini ve Almanya genelinde yaklaşık 7,2 milyon kişinin grip olduğunu kamuoyu ile paylaştı.
ECDC, Avrupa genelinde an itibarıyla yaşanan büyük salgının sağlık sistemi ve hizmetlerine ne kadar yük bindireceğinin henüz net olmadığını ancak söz konusu salgının son yılların kıta genelinde en ağır grip dalgası olduğunu vurguladı.
Almanya Daimi Aşı Komisyonu (Stiko), 60 yaş üstü insanlara, kronik hastalara, hamile kadınlara, huzur ve bakımevlerinde yaşayanlara ve sağlık personeline grip aşısı yaptırma tavsiyesinde bulunuyor. Alman Disiplinlerarası Yoğun Bakım ve Acil Tıp Birliği (Divi) ise altı aylık bebeklerden itibaren herkesin grip aşısı yaptırması gerektiği görüşünü savunuyor.
Almanya’da 2022 yılında başlayan uygulama ile eczanelerde de grip ve korona aşısı yapılıyor. Federal Alman Eczacı Dernekleri Birliği (ABDA), son günlerde eczanalerde yapılan grip aşılarında büyük bir artış yaşandığını duyurdu. Birliğin verilerine göre 2024 yılında, Almanya genelinde eczanelerde yaklaşık 92 bin grip aşısı yapıldı. Bu sayı, 2025’in Ocak-Kasım döneminde ise yaklaşık 149 bin 500 olarak kayıtlara geçti.
Grip aşısının etkisini genelde aşılamadan iki hafta sonra tam olarak göstermeye başladığını ancak aşının hemen etkili olduğu durumların da görüldüğünü belirten ABDA, bu kış dönemi için hâlâ geç kalınmadığını ifade ederek aşı yaptırma tavsiyesinde bulundu. ABDA ayrıca, aşılı insanların “bir arada yaşadığı diğer insanları da dolaylı olarak koruduğunu” hatırlattı.
Almanya Federal Kamu Sağlığı Enstitüsü’nün (BIÖG) paylaştığı bilgilere göre grip kendini bazı kişilerde ani ateş ve hastalık hissi ile gösteriyor. Diğer yandan kuru öksürük, aşırı halsizlik, terleme ve boğaz ağrısı da gribin karakteristik semptomları arasında yer alıyor. Ancak grip hastalığı bazı kişilerde kendini, bu tipik belirtiler ve ateş olmadan da gösterebiliyor.
BIÖG grip hastalığının küçümsenmemesi konusunda da uyarılarda bulunuyor. Özellikle gribin yol açtığı akciğer iltihaplanmasının hayati tehlikeye kadar gidecek şekilde riskli olabileceğini ifade eden Enstitü, bu durumda hastaların ancak hastanede tedavi görerek iyileşebildiğini vurguluyor.
Divi Başkanı Florian Hoffmann da gribin masum bir nezle ile kıyaslanmaması gerektiğini ifade ederek “Grip gerçekten ciddiye alınması gereken ve bazen gerçekten çok ama çok ağır geçen bir hastalık” diyor. Divi verilerine göre Almanya’da, bu yılın Ocak-Mayıs döneminde, 30 bini çocuk olmak üzere yaklaşık 135 bin kişi grip oldu.
Grip gibi virüs hastalıklarının bazıları kalp kası iltihabı, aşırı halsizlik, depresyon ve sinir hastalıklarına neden olabiliyor. Grip hastalığının ardından ayrıca, koronada olduğu gibi uzun süre devam eden kalıcı rahatsızlıklar görülebiliyor.
BIÖG, grip hastalığına yakalanan kişinin mümkün olduğunca, hissedilir şekilde iyileşene dek evde kalmasını tavsiye ediyor. İnsanlarla, özellikle de bebekler, yaşlılar, başka hastalığı olanlar ve bağışıklığı zayıf olan, ağır hastalık geçirme riski altındaki kişilerle doğrudan temastan mutlaka kaçınılmalı.
