AfD, Almanya'nın AB'den çıkışı (Dexit) için halk oylaması öneriyor. Uzmanlar, bu planın ekonomik felakete yol açabileceğini öngörüyor.
Almanya’da 2025 Bundestag seçimleri öncesi siyasi partiler seçim programlarını açıkladı. AfD (Almanya için Alternatif Parti), Avrupa Birliği’nden (AB) çıkış fikrini, yani bir Dexitsenaryosunu gündeme getiriyor. Ancak bu radikal adımın atılmasının son kararı halk oylamasına bırakılmak isteniyor.
Dexit planı: AfD, AB’yi eleştiriyor
AfD’nin taslak seçim programında, Avrupa Birliği’nin “AB anlaşmalarına aykırı bir ulusötesi federal devlet yapısına dönüştüğü” savunuluyor. Parti, “demokratik olmayan, merkeziyetçi ve aşırı düzenleyici bir sistem” olarak tanımladığı AB’nin yerine bir “Avrupa ulusların birliği” modeli öneriyor. Bu yapı, bir ekonomik ve çıkar birliğiolarak yeniden tanımlanmalı. Ancak AfD, bir Dexit kararının nihai olarak halkın oyuna sunulmasıgerektiğini savunuyor.
AfD’nin önerisi, 2021’deki Brexit sürecine benzer bir halk oylaması ile hayata geçirilebilir. Ancak Alman Anayasası’na göre bu süreç, önemli anayasal engellerle karşı karşıya.
Almanya Anayasası Dexit’i zorlaştırıyor
Almanya’nın AB üyeliği, Alman Anayasası’nda (Grundgesetz) güvence altına alınmıştır. Bu nedenle bir halk oylamasıyla Dexit gerçekleştirilmesi anayasaya aykırı olacaktır. Bunun yerine, Almanya’nın AB’den çıkışına yönelik bir kararın Bundestag’da üçte iki çoğunlukla kabul edilmesi gerekmektedir.
Ekonomik etkiler: Ciddi kriz uyarısı
Almanya Ekonomi Enstitüsü’nün (IW) yaptığı bir araştırmaya göre, Dexit Almanya için ekonomik bir felaket anlamına gelebilir. Araştırma sonuçlarına göre:
AfD içinde çelişkili açıklamalar
AfD’nin liderleri Alice Weidel ve Tino Chrupalla, yılın başında bir Dexit fikrinden uzak durmuş ve bu senaryoyu bir “Plan B” olarak nitelendirmişti. Ancak seçim programında AB’den çıkış yeniden merkezi bir tema haline geldi.